Hiç de yeni olmayan bir rock band tanıtacağız ama devam tuşuna basmayı sürdürün. Aslında Kore'de 'Rock' her yere uçuşan uzun saçlar ve gitar parçalamalarla güçlü bir müzik imajı vermek ve bir rock müzik sanatçısının gururudur. Royal Pirates ile stüdyodayken bunun onlar için geçerli olmadığını fark ettik. Her şeyden önce mükemmel görünüşleri ilgi çekmekle kalmıyor bir o kadar da insanı cezbediyor. Yetenekleri ise bunun üstüne eklenen bir başka lütuf olarak göze çarpıyor. Alternatif rock ile başlayıp death(tükenmiş) metal ile biten neslin hakimleri olan grup röportaj süresince sakince konuşsa da sahne performanslarında yetenekleri kesinlikle rock!
-Gerginliği dağıtmak için kendinizi tanıtmanız ile başlayalım
Moon: Sürekli elektro gitar çalıyorum, ben vokalist Moon
Sooyoon: Ona nasıl bakarsan bak fark etmez, ben görsellikten sorumlu baterist Sooyoon.
James: Ben kız gruplarından hoşlanan James.
-Hangi kız gruplarından hoşlanıyorsun?
James: Sistar, SNSD
Moon: Bir kız grubu olsun yeter. Her şeyden önce gençliğinin baharlarında olmalılar.
-Royal Pirates'ın göze çarpan görünüşleri/yakışıklılığı ve gerçekten uzun boylu oluşları inkar edilemez. Doğal bir şekilde 'Flower Boy Band' olarak tanınmak hakkında ne düşünüyorsunuz?
Moon: Flower Boy tanımı açıkça iyi bir şey bu kötü değil ama biz git gide müziğimizle daha çok anılmayı istiyoruz.
-Kendinizi var olan flower band'ler ile karşılaştırırsanız var olan asıl değerler/yetenekler neler?
Moon: Bizim en büyük değerimiz/yeteneğimiz bu grupların arasında yer almamız. Kore ajansları tarafından kurulan band'lerden hiçbir farkımız yok.
Sooyoon: Hem Kore'de hem Amerika'da yaklaşık onar yıl yaşadıktan sonra bunun bir sonucu olarak iki farklı ülkenin kültürlerini benimseyerek birleştirebiliyor böylece yeni şeyleri kendine kolayca katabiliyorsunuz.
-Kore ve Amerika kültürleri arasındaki farklılıklar nelerdir?
Moon: Amerikalı insanlar kesinlikle bağımsızken Koreliler buna tamamen zıt olarak birbirlerine sıkı bağlarla bağlı. Elbette her ikisinin de avantaj ve dezavantajları var.
James: Nasıl konuştuuğunuz da kesinlikle farklı. Korece duyguları ifade etmekte harika bir dil. Aynı kelimeyi İngilizce'de söylerseniz aynı anlamı verebilmek için birçok örnekle karıştırmanız gerekir. Bu yüzden Korece balad(*ağır ritmde söylenen şarkı) şarkıların duyguların temsilcileri olduğunu düşünüyorum.
-Birbirinizi eskiden beri tanıyorsunuz. Komşu muydunuz?
Sooyoon: Moon ve ben ortaokuldayken kilisede tanıştık ve daha sonra birlikte müzik yapmaya başladık. James ile 2009 yılında tanıştık ve Royal Pirates'ı kurduk.
Moon: Şimdi düşününce James ve biz aynı alanda yürüyorduk ve hepsinden önce o bir arkadaşımızın arkadaşıydı.
-Amerika'dayken nasıl bir müzik eğitimi aldınız?
Moon: Biz Viper Room ve Sunset'deki birçok ünlü kulüpte sahne aldık. Bu deneyim başlı başına bir eğitimdi.
-İlk kez kulüplerde sahne aldıysanız izleyicilere oldukça yakın olmalısınız (birbirinizin nefesini hissedebilecek kadar yakın) Kore'deki müzik showlarında sahnede durmak nasıldı peki?
Sooyoon: Daha önce hiç deneyimim olmadığı bir sahne olduğu için gergindim ve titriyordum. Bir kere ünlü bir grup değildik ve stüdyodaki diğer ünlüleri görmek son derece ilginçti.
Moon: Performans sergilediğimiz yerlerde değişik birçok parça çalabilirsiniz ama bir yayın stüdyosunda çalarken bu sadece çıkış parçamız 'Shout Out' oluyor ve bu beni biraz üzüyordu. Ayrıca kıyaslandığında uzun ve coşkulu bir performansı yayında 3 dakika içine sığdırmanız gerekiyor. Diğer gruplar değişik ve alışılmışın dışında performanslar sergiliyor ama bizim bir koreografimiz olmadığı için kendimi sınırlandırılmış hissediyorum. Bir daha ki sefere sanırım biraz daha eğlenceli bir şeyler yapacağız. Örneğin sahne dekoru için birkaç sanatsal ögeler kurabiliriz.
Resmi çıkışlarından önce umut veren 'Sahneye Çıkış'
-Çıkışınızdan önce beklenmedik bir adım attınız. Super Sonic için Cho Yong Pil'in Super Rookie'si olarak seçildiniz.
Moon: Cho Yong Pil, Super Sonic'de başladı ve iki gruptan biri olan Super Rookie olarak seçildi. Onu görmek ve festivalde sahne alma şansı yakalamak istiyorduk ve o hiç tereddüt etmede bizi destekledi. 100 takım arasından seçildiğimiz için gerçekten minnettarız.
Sooyoon: 'Let's Go on a Trip' şarkısının klibini çekerken kayıt stüdyosunda Cho Yong Pil ile doğrudan tanışma şansımız oldu. Bir rock yıldızı havası vermesiyle birlikte sıcak ve şefkatliydi.
Moon: Evet, klipte bir gitar solom vardı ve kısa olduğunu düşündüm çok heyecanlıydım.
-25 Ağustos'da Inkigayo'da çıkış yaptınız. Çıkış sahneniz ile ilgili hiç yorum var mıydı?
Moon: Herhangi biri böyle olmak ister ama ben 'Daha iyisini yapabilirdik' gibi aptalca bir düşüncede takılı kaldım. Gelecekte daha iyisini yapacağız.
Sooyoon: Mekanı dinleyip ortamı anlayınca bu çevrede çok fazla bar olduğunu fark ettim.
-Yeni çıkış yaptınız ama 50 000 hayranınız olduğunu duydum. Bu nasıl oldu?
Sooyoon: Facebook, Twitter ve Youtube'dan bizi tanıyorlar.
Moon: Youtube'da video yüklemek konusunda üstün çabalarımız vardı bir süredir tatildeyiz ama en yakın zamanda buna devam edeceğiz.
James: Her zaman hayranlarımıza minnettarım ve yeni hayaranlarımıza açığım.
-Performanslarınza bakarsak, Usher'in DJ Got us Fallin, Bruno Mars'ın Just the Way You're, hepsi özel duygular ve ritmik aranjmanlar içeren parçalar. Coverladığınız parçaları nasıl seçiyorsunuz?
Moon: Dinleyiciler duyduklarından 'Bu şarkıyı biliyorum!' diyebilecekleri parçalar olsun istiyoruz ve bu bilinçle seçiyoruz. Daha sonra daha heyecanlı bir performans sergileyebiliyoruz. Ayrıca sesime uyan şarkılar söylüyorum.
-Ekip içindeki koordinasyon nasıl?
Moon: Biz doğal olarak birbirimize geri dönüşler yapıyoruz. "Böyle olsa daha mı iyi?","Ey~bu iyi değil!" Bu tarz söylemler sık sık tekrarlanır ama en sonunda söylenen hep "İşte bu!" olur.
Resmi savaş ilanı: Shout Out
-Shout Out normal ve Synth rock versiyonları ile yayınlandı ama siz sadece synth rock versiyonunun tanıtımını yaptınız. Bir nedeni var mıydı?
Sooyoon: Bu günlerde dans müziği modası var. 80'lerin geleneksek rock modasını geri getirmek istediğimiz için Shout Out normal versiyonu yaptık. Ama hazırlık süreci uzayınca dinleyiciler için daha ateşleyici bir versiyon yapmaya karar verdik. Bu da synth rock versiyonuydu.
-Müziğinizi harmanladığınızda en çok dikkat ettiğiniz sesler nelere ait?
Moon: Bateri ve vokale odaklanıyoruz. Vokal ise etraflı bir çizgi oluşturmak için dikkat çekmemizi sağlıyor. İnsanların bizi bunlara dikkat ederek dinlemelerini umuyoruz.
*Bu yazının tüm hakları turkishroyaltreasures.blogspot.com'a aittir. Blogdan çıkarmak veya alıntı yapmak kesinlikle yasaktır!*
Kaynak: FYRP
Çeviri: unDineee