17:37
mk
Kore müziği ile maceranız nasıl başladı? Büyük bir çoğunluğunuzun, müthiş danslarıyla, benzersiz sahne görünümleriyle ve büyük uluslararası hayranlarıyla süper popüler kpop gruplarından birinin ismini söylediğinizi duyar gibiyim. Ama Kore müziği dünyası, basitçe sadece kpop olarak nitelendirilmesinden ziyade daha fazlasını hak ediyor. Onları duymuş olabilirsiniz, şimdiye kadar onları takip etmiş olabilirsiniz ama eğer Royal Pirates ismi size yeniyse izin verin size bir şey söyleyeyim — EN KISA SÜREDE onları araştırın! Bu Şubat ayında Kim Moonchul (vokal), Kim Sooyoon (baterist) ve James Lee (gitarist)'den oluşan bu k-indie bandi Japonya'ya geldiler ve Japon hayranlarına hayal edebilecekleri en iyi Sevgililer Günü hediyesini verdiler — ard arda 7 gün 7 konser! Çocukların ilk Japonya turlarını sone erdirdikleri gün 20 Şubat'ta Shibuya'daki gösterişsiz bir salon olan TheDoors'taki konserde olacak kadar şanslıydım.
Moon, Sooyoon ve James sahneye çıkara çıkmaz, idollerini görmek için heyecanlı olan kalabalık onların isimlerini bağırmaya başladı. Hiç kuşkusuz çocuklar o gece milyon dolarlar gibi gözüküyorlardı! Hayranlarına yakın olacakları biliniyordu ve onların hayranlarla iletişime geçebilmeleri için bu gece harika bir şanstı! James çekici gülüşünü sergileyerek "Bu gece hepiniz harika görünüyorsunuz!" dedi. O kesinlikle hayranlarına nasıl iltifat edeceğini ve onların yüzlerini nasıl kızartacağını biliyor.
Konseri çıkış single'ları, baterist Sooyoon tarafından yazılan 'Shout Out' ile başlattılar. Bu, hayranları sanki yarın olmayacakmışçasına dans ettiren ve zıplatan enerjik bir şarkı. Ve bu sadece konserin başlangıcıydı! İtiraf etmeliyim şarkının insanı yakalayan tonu beni de hemen konser moduna soktu ve bu 3 yetenekli çocuktan daha fazla şarkı dinlemek için sabırsızlanmaya başladım.
Güçlü bir başlangıcın ardından Royal Pirates ikinci Albümleri 'Love Toxic'ten iki şarkı seslendirdi. —“Seoul Hillbilly” — Sizi James'in gitar ritimlerine doğru nazikçe çeken ve sallanmaya iten çok keyifli bir şarkı ve albümün çıkış şarkısı 'Love Toxic' ki Japonya'da “Koi ni ochite” (“Aşık olmak”) olarak bilinen şarkı, onların elinden her iş geldiğinin kanıtı olarak, ılımlı ve kpop tarzında onların en çok akılda kalan şarkıları olabilir.
'Love Toxic'in ardından grubun kendini tanıtma zamanı geldi ve Japonya turları hakkında birkaç şey söylediler. Moonchul, onların Tokyo'daki son performansları olduğu için nasıl olduğunu ifade etti. "Bir hafta boyunca her gün konser düzenledik. Zordu ama elimizden geleni yaptık ve eminiz ki daha fazla eğlenemezdik!" diyerek James eklemeler yaptı ve Sooyoon da izleyenlere böyle sıcak bir şekilde onları karşıladıkları için teşekkürlerini sundu. Eminim ki Japon dinleyiciler onların sonunda Japonca kelimeler söylemeye çalışmalarından oldukça memnun kaldılar. Ve hemen ardından üçlü rock ballad şarkıları 'On My Mind'ı çalmadan önce James 'Hepinize sarılmak istiyorum' diye bağırdı. Etkinlik buna dönüşseydi de izleyenlerin hayır diyeceğini sanmıyorum!
Hayranları nasıl çılgın bir şekilde coşturacaklarını çok iyi biliyorlar!
Bu enerjik kısmın ardından sonunda tüm James hayranlarının beklediği şey nihayet geldi; solo sahne! James piyanonun başına oturdu ve herkes 'James fighting!', 'Seni seviyoruz!' diye bağırırken o mükemmel gülümsemesiyle onlara karşılık verdi. 'En duygusal şarkılarımızdan biri olan Disappear'ı sahneledik. Benim şarkım ise biraz farklı olacak. Kore'de yazmıştım ve benim için çok büyük bir anlam taşıyor" diyerek şarkısı 'Betting everything'i tanıttı ve şakayla ekledi "Ama unutmayın ben band'in ana vokali değilim, lütfen anlayışla karşılayın." Öylesine güzel bir performanstı ki..! Kısa bir piyano, James'in rüya gibi sesi ve güzel melodi. Sahne ondaydı ve tüm gözler onun üzerindeydi.
Sooyoon'un kendi solo şarkısını sergileme zamanı geldiğinde ortam yavaşça değişti. O çok iyi bilinen bir Japonca ballad şarkısını seçmişti; Yutaka Ozaki'den 'I Love You'. Sooyoon'un bu kadar güçlü bir sesi olduğunu asla beklemezdim! Sadece mükemmel bir baterist değil aynı zamanda melek gibi sesiyle yetenekli bir gitarist. O esnada izleyenlerden de pek çok 'Seni Seviyorum' sözleri yayıldı.
Üyeler tekrar bir araya geldiklerinde Moonchul bir sonraki şarkılarının 'Streets' olduğunu söyledi. 'Bu şarkıyı Amerika'da yazmıştım, sevdiğim birinden ayrıldıktan hemen sonra. Birlikte yürüdüğümüz sokaklarda kendi kendime yürürken, bir şey yapamıyordum ama tüm o hisleri, sözleri ve ortamı hatırlıyorum... Hepsi bu şarkıda" dedi.
Eğer Royal Pirates hayranıysanız onların Youtube başlangıcını bileceksiniz. Onlar, diğer sanatçıların şarkılarını coverlayan bir band olarak yola çıktılar — çok başarılıydılar ve hemen uluslararası alanda kabul gördüler. O gece onların coverladıkları şarkılardan birini daha duyma şansımız oldu.. Britney Spears'tan 'Circus'tu. Aslında bu şarkının Royal Pirates versiyonu Britney'in resmi sitesinde de yer almıştı! Moonchul'un sesi ve şarkının yeni müzikal düzenlemesi ona tamamen yeni bir hayat vermişti. İtiraf etmeliyim, ben RP tarafından ortaya konulan versiyonunu tercih ederim!
Sıradaki şarkının ilk notalarını duyduğumda tanıdık geldiğini anlamıştım. Muse'un şarkısı 'Stockholm Syndrome'du. Mathew Bellamy'nin benzersiz vokal tarzını denediği için Moonchul'a çılgınca saygı duyuyorum. Bunun altından başarıyla kalktı ve hayranları büyüledi.
Ne kadar harika bir geceydi! Son Tokya konserlerini eski ve güçlü şarkılarından biri olan 'Supernatural' ile bitirmelerine rağmen izleyenlerin 'Encore' diye bağırmaya başlamaları üzerine sahneye geri döndüler. 'Bizim ilk turumuzdu ve Tokyo'daki bu an benim için her zaman özel bir anı olarak kalacak' dedi James ve grup üyeleri onu katıldılar ve en iyisi oldukları oldukları için hayranlara teşekkürlerini sundular. Royal Pirates o gecenin sonunda ikinci albümleri 'Love Toxic'ten 'You' ve 'Drawing the Line'ı sergileyerek en iyilerini ortaya koydular.
Bu konser çok özeldi, sadece onların Tokyo konser turunun son performansı olması nedeniyle değil aynı zamanda hayranların idolleriyle fotoğraf çekme ve el sıkışma gibi inanılmaz fırsatlara da sahip olması dolayısıyla. Öylesine müthişti ki!
Moonchul, Sooyoon ve James'in benim üzerimde bıraktıkları etkiyi kısaca tanımlayacak olsaydım onların hayranlarına gerçekten bağlı, çılgınca yetenekli özlerine kadar profesyonel olduklarını söylerdim. Onların müziklerini ve yaptıklarını takip ediyorsanız bunları zaten biliyorsunuzdur ve eğer bilmiyorsanız — hmm, eğer kaliteli bir k-indie band'i arıyorsanız Royal Pirates'i mutlaka araştırın, çünkü onların büyük bir stadyumda konser vermeleri çok da zaman almayacak. Onları kesinlikle yeniden dinleyeceğiz!
*Bu yazının tüm hakları turkishroyaltreasures.blogspot.com'a aittir ve blogdan yazı çıkarmak veya alıntı yapmak kesinlikle yasaktır!*
Kayak: popboxasia
Çeviri: mcnbl
