Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More

24 Nisan 2016 Pazar

NYLON KOREA STAR MAKALESİ: BUNLARI DÜŞÜNDÜĞÜMDE...


Hala söylemek istedikleri şeyler, hala yapmak istedikleri çok fazla müzik var. Band grup Royal Pirates'in müziği hayal ederken ihtiyacı olduğunu düşündüğü şeyler.




MOON 

Fransa: Gerçekten Avrupa sokaklarındaki atmosfere uygun olacak bir şarkı yazmak istiyorum. Paris'in ara sokaklarında aşağı doğru yürüyor olacağım ve aniden oturup bir şarkı yazıp hemen oracıkta çalacağım.


Between Calm and Passion: İlk mini albümümüzde "You" adlı bir şarkımız var. Bu filmi izlerken yazmıştım. İzlerseniz, filmin son anlarında kadın ve erkek uzun bir zaman dilimini ayrılarak ardından barışarak geçiriyor. Tekrar ve tekrar. Sonunda tüm olan bitenden sonra ayrılıyor ve gidiyorlar, ayrılıkları trende oluyor. Aniden tekrar fikirlerini değiştirip sadece birbirlerini görmek için trenden iniyorlar ve ağlıyorlar. Bu şarkının melodisini bu sahneyi izlerken yaptım.

Yağmurlu Günler: Demoları kaydederken stüdyoda yapmak yerine evimde- dışarıdaki araba sesi, insanların sesi, yağmurun sesi- tüm bunlar kaydedilmiş halini alır. Onlar böyle kaydedildikleri zaman bu hoşuma gidiyor. Dünyanın seslerini duyabilirsiniz ve eğer onlar şarkıyla donatılırsa bu sadece bir gürültü değil müziğin bir parçası haline gelir. Ben özellikle yağmur sesini çok severim.

Sonbahar: Belki sebebi duygusal hislerin hoşuma gitmesidir ama müziğim ve ben, her ikimiz de sonbahara oldukça uygunuz. Fakat görünen o ki müziğimiz çoğunlukla yaz başlarında piyasaya çıkmış.

Once: Bir gün gerçekten "Once" filmindeki gibi insanların hislerini körükleyebilen müziklerin yapımında görev almayı isterim. Bence şarkı üretme sürecinden çok zevk alırdım.

Araba: Müziğimiz sabahın erken saatlerinde tek başına araba sürerken dinlemek için iyi olacaktır. Sebebi, çünkü ben duygusal müziklerden hoşlanırım ve ruh halime uygun yaptığım müzik en iyisi.  Araba kullanırken dinlediğim müziğin moduna giren tipte birisiyim.


Gardırop: Ne halde olursam olayım, eğer şarkı yazacaksam ve evdeysem uyduruk fakat rahat kıyafetler giyerim. Bir fikri rahatça üretebilmek için kıyafetler de rahat olmalıdır.




JAMES

300: "300" filmini izlerken filmlerde duyduğumuz gibi müzikler yapabilseydik nasıl olurdu merak ettim. Doğrusunu söylemek gerekirse, yapmakta iyi olduğum müzik; duygusal müzikler fakat hoşlandığım müzik; sert ve güçlü türde olanlar. Filmde baba-oğulun beraber savaştığı bir sahne vardı. Babanın oğlunun öldüğünü görüp ağladığı ve hiddetle dövüştüğü an, bu sahnedeki müzik onların hislerini çok iyi ifade ediyordu. Ben de bu sahneyi müzik aracılılığıyla ifade etmeyi isterim.


Odam: En tatmin edici sonuçlar odamda yalnız olduğum zamanlar ortaya çıkıyor. Neresi olursa olsun boş bir odada bir sandalyeye oturabilir ve odaklanabilirsiniz.

Yatak: Uykuya dalmadan önce gün boyunca söylemek istediğiniz tüm o kelimeleri düşünürsünüz. Şarkı yazdığım zamanda böyle olur. Gün içinde deneyimlediğiniz tüm anıları bir şarkı olarak ifade edebilirsiniz. Bunlar duygularımı yansıtan içten şarkılar yazdığım günlerdir.


Elmas: Müziğimiz daha güçlü hale gelir ve onu parlattıkça daha da iyi olur. Adeta bir elmas gibi. Başarmak için ne kadar çabalarsam çabalayayım, herkes tarafından kabul gören ve sevilen bir müzik yapmak istiyorum.

Megafon: Bir keresinde bir yere gitmiştim. Mikrofon arızalıydı ve "keururu keururu" sesi çıkarıyordu. O kadar tuhaf bir sesti ki hala hatırlıyorum. Eğer bu sesi müziğimle birleştirebilirsem  eğlenceli olurdu diye düşünmeye başlıyorum. Henüz bunu deneyememiş olmama rağmen.




SOO YOON

Begin Again: Doğrusunu söylemek gerekirse, açık hava bir ortamda bir şarkı üzerinde çalışmak ekipmanlar nedeniyle zor olurdu ama bence doğanın sesleriyle birleştirmek çok ilgi çekici olabilirdi. Begin Again filminde dışarıda kayıt yaptıkları bir sahne vardı. Ben de bunun gibi bir şey yapmak isterim.

Park: Eskiden çalışmak için hareketsiz bir yere ihtiyaç duyardım. Fakat son zamanlarda sınırlamalara bağlı olmayan bir yol öğrendim. Yine de hoşlandığım bir yer seçmem gerekseydi, bu bir park olurdu. Güneşin gökyüzünde parladığı bir günde parkta bir şarkı yazmak isterim ve böylece güneş ışınlarını emebilirim. 

Han Nehri: Eskiden yaptığım şarkılar arasında "The Han River" (*Han Nehri) adında bir şarkı vardı. Hiç yayımlamadım ama tamamıyla bayılıyorum bu şarkıya. Hayatta aniden gözünüze çarpan anlarla ilgili şarkılar yazmaktan zevk alıyorum.

Tren: Eskiden yaşadığım mahalleden tren geçmesine alışkındım.  Tren geçerken "çuf çuf" sesini duymak bana bateri vuruşlarını hatırlatırdı. O zamanlarda tren sesiyle baterimin sesini birleştirerek kaydetmek nasıl olurdu diye merak ediyordum. Bu tıpkı bir ahenk oluşturmak gibi.

Kalem & Kağıt: Şu sıralar şarkı sözleri fikri ve kaydı cep telefonumun notlar kısmında fakat bir kalemle kağıt üzerine yazılarak ortaya çıkan sözler en iyisi gibi geliyor. Her ne kadar elektronik şeylerin kullanımı kolay olsa da, kalem ve kağıt kullanarak yazdığımda sözler üzerine çok daha fazla düşünürüm; düşüncelerimi aktarırken silmek ve tekrar yazmak sayesinde. 

Americano: Kahveye giden anahtar onun kokusunda ve tadındadır, içine başka bir şey eklemektense ben Americanoları tercih ederim. Tıpkı bir Americano gibi - tarifler ve formüller olmaksızın kendiliğin var olan ve kaybolmayan tat- işte yapmak istediğim müzik bu türde. 

Küçük Prens: "Küçük Prens" kitabını gerçekten çok seviyorum. Kitapta bulunan karakterler çok farklı. Zengin olup da mutlu olmayan biri, ağır bir işte çalışan işkolik biri, her hareketinin hesabını yapan biri vardı. Bence tüm bu karakter tiplerini şarkı yoluyla ifade etmek yeni ve ilgi çekici olurdu.

Eng. Trans: setsailroyalpirates (heymeowmao)
Çeviri: artıkdiş 

*Bu yazını tüm hakları turkishroyaltreasures.blogspot.com'a aittir. Blogdan yazı çıkarmak kesinlikle yasaktır!*

0 yorum:

Yorum Gönder

 
Design by Free WordPress Themes | Bloggerized by Lasantha - Premium Blogger Themes | Blogger Templates