-Merhaba, Daum Music Small Live’ın bir parçası olarak
seçilmenizi kutlarım. Lütfen okuyucularımızı selamlayın
Hepinizle tanıştığıma çok memnun olduk Daum Music ailesi.
Daum Music Small Live sayesinde sizlere merhaba diyebiliyoruz. Bu bizim için
hem bir onur hem de büyük bir sevinç kaynağı…
-“Royal Pirates” benzersiz bir band ismi, bunu ismi koymak
nasıl aklınıza geldi? Özel bir anlamı var mı?
“Royal” ve “Pirates” kelimeleri görünüş itibariyle kendi
anlamlarını taşıyor ve birbirlerine tamamen zıt bir görüntü oluşturuyorlar. Bu
birbirinden farklı iki kelimenin taşıdığı zıtlık bandimizin özelliğini
yansıtıyor. “Asil”(Royal) ile rock bandlerin neslinin/soyunun bir parçası
olacağız. Biz bu yüzyılın nesli olarak tanınmak istiyoruz. Bizim yolculuğa olan
tutkumuzda “Korsanların”(Pirates) doğasında olduğu gibi, zaman ve mekanı(yaş ve
yer olarak) aşacak kadar özgür olmak istiyoruz. Böylece özgürce kendi
müziğimizi yaratabilecek bir band olabiliriz. İsmimizi bu düşüncelerle
oluşturdu. İşe yarıyor değil mi? Haha
-2013’deki digital single’ınız Shout Out’dan sonra şimdi de
mini albümünüz ‘Drawing the Line’ ile dönüş yapıyorsunuz. Lütfen albümünüzü
tanıtır mısınız?
Bu mini albüm için, tüm üyeler hem sözlere hem de
bestelere katkıda bulundular. Bu bizim duygularımızı/bağlılığımızı uzun
yıllarca taşıyacak bir proje. Çıkış parçası ‘Drawing the Line, R&B rock
tarzında ve neşeli ve heyecanlı hisleri uyarıyor. Ayrıca diğer parçalarda
alternatif, retro-pop ve ballad rock meleodileri kullanılarak oluşturuldu.
-Bize üyelerin nasıl tanışıp, Royal Pirates’ın nasıl
oluştuğundan bahseder misiniz?
Şükürler olsun ki gençken hepimiz müzikten hoşlanıyorduk
ve başlangıçtan bugüne kadar doğal olarak bir band olmuştuk. Daha sonra
profesyonel olarak bir araya geldik. Amerika’ya ilk taşındığımızda Moon ve
Sooyoon ortaokul öğrencileriydi ve Moon’un abisiyle birlikte kilisede bir
Övülen Band ile müzik yapmaya başladılar. Bu olayın üzerinden on yıldan fazla
geçti ve yakın arkadaş ve grup üyeleri oldular. Bu şekilde bir band olmak
oldukça doğaldır. Ciddi bir band olmaya başladığımızda üniversiteden bir
arkadaşımız bizi James ile tanıştırdı. Müzikal olarak birbirimize çok uygunduk
ve hemen bu işin içine girdik.
-Çıkışınızdan önce üçünüzde yurtdışında zaman geçirdiniz.
Peki size Kore’de aktivitelerde bulunma konusunda ışık tutan şey neydi?
Moon ve Sooyoon ilkokuldan beri yaklaşık 10 yıldır
Amerika’da yaşıyorlar, James ise Amerika’da doğdu. Onlar yurtdışında çok fazla
zaman geçirdiler ama bir Koreli olarak duygularının ve kültürlerinin
farkındalığıyla istedikleri müziği yapmak için DNA’ların geldiği kökenlerine
dönmeleri gerektiğini hissettiler. Özellikle melodiler gibi. Bu yüzden bu büyük
hevesle Kore müziği ve kültürünü öğrendiler ve zaten var olan yabancı müzik
deneyimleriyle yeni bir müzik formu üretmek için bu iki kültürü kombinlediler.
Bu beklentiyle asıl aktivitelerinin Kore’de olmasına karar verdiler.
-Çıkışınızdan önce Youtube sayesinde zaten üne ulaşmıştınız.
O zamanlar popüler şarkıları kendi müziğimizle yeniden
oluşturmanın eğlenceliği olduğunu düşünüyorduk. Bir tane yükledikten sonra iki
tane yükledik ve aldığımız güzel tepkilere oldukça şaşırmıştık. Bunun için
minnettarız. Orijinal parçaların kendi başlarına oldukça güzel olduklarını
düşünüyoruz bu da büyük ölçüde yardımcı oldu.
-Şarkılar üzerinde nasıl çalışıyorsunuz? Hepinizin şarkı
yapımında kendi rolleriniz var mı?
Bu albüm için tüm üyeler bir araya gelerek beste yapmak
yerine birlikte çeşitli melodi ve akortlar oluşturdular. Bu günlerde tek bir
kişinin bestelediği şarkılar var ve biz üçümüz birleşerek bunu aranjmanladık.
-Çıkışınızdan önce Cho Yong Pil tarafından seçilen Super
Rookies olarak Super Sonic 2012’de sahne aldınız. Bu nasıl hissettirdi?
A Başlarda biraz gergindik ve böyle büyük bir sahnede durmak
çok zordu ama gerçekten çok eğlenceliydi. Cho Yong Pil sunbaenim bizi Super
Rookie olarak seçti ve bunun için minnettarız ve büyük onur duyuyoruz.
-Her üye için, belirli bir müzisyenden kazandığınız bir
müzikal etki ya da kendinize örnek aldığınız bir var mı?
Moon: The Beatles’dan Paul McCartney
Sooyoon: Foo Fighters’dan Dave Grohl
James: Daft Punk
-Royal Pirates’ın peşinden koşmak istediği müzik türü ne ve
nasıl birer müzisyen olmak istiyorsunuz?
Her şeyden çok insanların gerçekten mutlu olmasını
istiyoruz. Bizim amacımız gerçekliğini hissedebileceğiniz şarkılar yapmak.
Sadece Kore’de değil yurtdışında da bilinirse harika olur.
-2014’deki planlarınız nelerdir?
2014’de albümler yayınlamaya devam etmeyi planlıyoruz.
İlk mini albümümüzün satışıyla müzik yayınlarındaki aktivitelerimiz ve başka
performanslarımız olacak. Tüm hayranlarımızla buluşmayı umuyoruz. Tüm bunların
yanında kendi şarkılarımız üzerinde çalışmaya devam edeceğiz. Böylece iyi bir
müzikle birlikte hayranların karşısına çıkabiliriz. 2014’deki hedefimiz
elimizden gelenin en iyisini yapmak!
-Son olarak lütfen Daum Music kullanıcılarına bir şeyler
söyleyin.
Royal Pirates, yayınlandığı mini albüm ile 2014
yolculuğuna başladı. Umarız Daum Music ailesi bu yıla yeni umutlarla başlar ve
iyi şeylerle karşılaşır. Umarız yayınlamak için çok çalıştığımız mini
albümümüzü hepiniz çok seversiniz. Lütfen bizi çok sevin. Çok çalışacağız.
Teşekkürler!
Video Çevirisi:
RP: Merhaba
Moon: Daum Music ailesi biz Royal Pirates’ız. İlk mini
albümümüz yayınlandı bile.
Sooyoon: Hepimiz bu albümdeki şarkıların sözlerini yapmakta
ve bestelemekte katkıda bulunduk. Umarız çok seversiniz ve çok dinlersiniz.
James: Gelecekte de güzel şarkılar yapmaya devam edeceğiz.
Moon: Lütfen bizi çok sevin ve bize ilgi gösterin. Royal
Pirates’ı izlediniz.
RP: Teşekkürler!
*Bu yazının tüm hakları turkishroyaltreasures.blogspot.com'a aittir! Blogdan yazı çıkarmak veya alıntı yapmak kesinlikle yasaktır!*
Çeviri: unDineee
0 yorum:
Yorum Gönder